Sayfa İçeriği: Paul Valery Sözleri, Paul Valery Sözleri Kısa, Paul Valery Sözleri Özlü, Paul Valery Şiirleri, Paul Valery Sözleri Twitter, Paul Valery Sözleri Anlamlı, En Güzel Paul Valery Sözleri
Yazdığı şiirler ve söylediği sözler ile günümüze ışık tutmayı başaran Fransız asıllı yazar ve şair Paul Valery Sözlerini derledik. Paul Valery Şiirleri arasından hoşunuza gidenleri Facebook, Whatsapp gibi hesaplarınızdan paylaşmayı unutmayın.
Editörün Seçimi: Herkes tarafından doğru kabul edilen şeyler büyük olasılıkla yanlıştır. (Paul Valery)
Kitapların düşmanları insanlarınki ile aynidir: ateş, nem, zaman ve içindekiler.
"Aşk birlikte aptal olmaktır."
Sertlik, bir çeşit ahmaklıktır. / Paul Valery
Düşünür; yeniden düşünen ve şimdiye kadar üzerinde düşünülmüş şeylerin asla yeterince düşünülmemiş olduğu kanısına varan kimsedir.
Tanrı erkeği yarattı; yalnızlığını yeterli bulmadı; ona bir de eş yarattı ki, yalnızlığını daha iyi duyabilsin.
En önemli düşüncelerimiz, duygularımızla çelişenlerdir.
Bir devlet, yaşayan ve kendine karşı çıkanı ne kadar koruyabilirse o kadar güçlüdür. Paul Valery
Herkes tarafından doğru kabul edilen şeyler büyük olasılıkla yanlıştır.
Acı çekmek, dikkatini, bir şeye, en üst düzeyde vermek demektir.
“Bir budalanın aklından neler geçer bilmiyorum ama zeki bir adamın aklı budalalıklarla doludur.”
"Beni başkalarıyla mukayese etmeyin;her şeyden evvel beni tanımıyorsunuz-buna ilaveten onları da tanımıyorsunuz."
"Zorluk bir ışıktır. Aşılmaz zorluk ise bir güneştir."
"Düşüncenin üstesinden gelemeyen,düşünenin üstesinden gelmeye çalışır."
"Kendimizden ne kadar habersiz olduğumuzu,yazdıklarımızı tekrar okurken anlarız."
Gerçek şiirin, asıl sanat eserinin kendi varlığından başka bir amacı yoktur. Kendisinde başlar, kendisinde biter. Bütün soyluluğu da buradan gelir. / Paul Valery
Kitapların gayesi insanlar dürüst, terbiyeli ve çalışkan olmayı öğretmektir. / Paul Valery
Evrensel olan, yalnızca bunu gerektirecek ölçüde kaba olandır.
Herkes tarafından doğru kabul edilen şeyler büyük olasılıkla yanlıştır.
Hak, kuvvetler arasındaki ayrılıktır.
Nezaket organize edilmiş kayıtsızlıktır.
Tarihçi, falcının yaptığını, geçmiş için yapar. Ama falcı, doğruluk sınavını göze alır, tarihçiyse almaz.
İnsanlar, gösterdikleri ile birbirlerinden ayrılırlar, sakladıklarıyla birbirlerine benzerler.
"Tarih, düşünce kimyasının yarattığı en tehlikeli üründür. Düşler kurdurur, halkların başını döndürür, sahte anılar yaratır, büyüklük çılgınlığına, kıyıcılık hastalığına götürür ve ulusları başı göklerde, çekilmez bir duruma sokar."
Bir düşüncenin alanını bu denli hafifçe aşmamıza vesile olan bu sözcükleri, bir uçurumun ağzına konulmuş, geçişe müsaade eden fakat durmaya imkan tanımayan cılız kalaslara benzetecek noktaya maalesef vardım. Süratli davrananın geçmesine vesile olan bu kalasların bir anlık tereddüde, azıcık bir oyalanmaya dahi yetecek güçler yok, uçurumun dibini boylamaya mecbur bu yolun yolcuları.
Yaşlanmak, olabilirliğin azalmasıdır.
Politika, insanları kendilerini ilgilendiren işlerden alıkoyma sanatıdır.
Ben, kendimi tercih ettim. Onların üstün varlık dedikleri, kendini aldatmış bir varlıktır.
İnsan, aradığı kaynaktır.
Omuzuna dostça dokundum, meğer yarası tam oradaymış.
“Başarı, insanın istediğini elde etmesi, mutluluk ise elde ettiğini istemesidir.”
Herkes tarafından doğru kabul edilen şeyler büyük olasılıkla yanlıştır.
En önemli düşüncelerimiz, duygularımızla çelişenlerdir.
Beni ben yapan, bendeki, bana meçhul olandır.
Rüzgar çıkıyor… Yaşamaya dadanmak gerekir!
Sonsuz meltem kitabımın sayfalarını çeviriyor.
Toz toz kayalardan fışkırıp durur sular;
Uçun, hadi uçun, göz kamaştıran sayfalar;
Yıkın dalgalar; şenlikli sularınızı akıtın.
Yelkenlerin yemliği şu rahat çatıyı yıkın!
Politikacılar, kişileri gitmek istemedikleri yere götürürler. Onların sanatı bu. Sanatçılar, kişilere kendiliklerinden duymadıklarını duyururlar. Bu da onların işi. Dükkânlar ve mostraları, almaya hiç istekli olmadığımız şeylere karşı istek uyandırır.
Gençlik, uzlaşımların yeterince anlaşılmadığı, anlaşılmamasının gerektiği bir dönemdir: Ya körü körüne karşı çıkılır ya da körü körüne kabul edilir.
İnsanın en derin bakışları boşluğa yönelir. Her Şey'in ötesine çevrilir.
Bulmak bir şey ifade etmez. Zor olan bulunanı tamamlamaktır.
Nezaket organize edilmiş kayıtsızlıktır.
Bir budalanın aklından neler geçer bilmiyorum ama zeki bir adamın aklı budalalıklarla doludur.
Doğru: yalnız kendimizden korkmalıyız. Tanrılar ve yazgılar bizi etkilese duyarlı tellerimizin ihanetiyle etkileyebilir.
İnsan sadece başkaları için güzel ve olağanüstü olur! Başkaları onları yeyip bitirdiler.
Sonsuzluk, aziz dostum, artık önemini yitirdi, edebiyatta kaldı. Evren kağıt üstünde varlığını sürdürüyor
Eskiden daha kolaydır yeni bir şey yapmak. Çünkü eski bir şey yapmak bir şeyler bildiğimizi, yenisini yapmak bir şey bilmediğimizi gösterir.
"Kitapların düşmanları insanlarınki ile aynıdır: ateş, nem, zaman ve içindekiler."
Konuşurken ne bir eli oynuyor, ne bir parmağı kıpırdıyordu: İçindeki kuklayı öldürmüştü.
...en güzeli, insanın, kendi yaratısı olan bir biçim suretinde düşünmesidir...
Benimle konuşan, yüzünü benden gizlerse düşmanımdır.
Her büyük şahsiyet, bir hatanın damgasını taşır. Güçlü adledilen her aklın başlangıcı, ona namını kazandıran hatadır.
Her zaman yazabileceğimi hiçbir zaman yazmam.
Her büyük şahsiyet, bir hatanın damgasını taşır. Güçlü adledilen her aklın başlangıcı, ona namını kazandıran hatadır.
Kimsin ?
Olabildiğim insan.
Parlak bir düşlem duygusal bir aldatıdır.
İnsan kendi benliğine tepeden tırnağa silâhlanarak girmeli.
...Öte yandan, okumaktan, ancak zihinleri ciddi anlamda faalken keyif alabilen okurlara nadiren rastlanır. Çoğunun dikkatini çekmek için eğlenmelerini sağlamak yeterlidir ki bu tür bir dikkat, pasif niteliktedir.
Kendimizden ne kadar habersiz olduğumuzu, yazdıklarımızı tekrar okurken anlarız. / Paul Valery
Her zaman yazabileceğimi hiçbir zaman yazmam. / Paul Valery
En önemli düşüncelerimiz, duygularımızla çelişenlerdir. / Paul Valery
Politika, insanları kendilerini ilgilendiren işlerden alıkoyma sanatıdır.
Eğer devlet güçlü olursa, o bizi ezer. Eğer o zayıf olursa biz yok oluruz.
Elimi dostça omzuna koydum, meğer yarası tam oradaymış. Paul Valery
Başlangıçta masal vardı.
Açıkça ortadadır ki, gelenek ve ilerleme insan soyunun iki büyük düşmanıdır.
Size yakından bakıyor, sizi uzaklarda görüyordum.
Siz ve ben arasında sanki iki mesafe vardı, biri duygusuz, diğeri ise uçsuz bucaksız. İkinden hangisini gerçek kabul edip yola koyulmalıydım; bir türlü karar veremiyordum.
Düşündüğümüz şeyin olduğumuz şeyi bizden sakladığını hiç düşünmeyiz.
