Güzel Sözler
Mobil uygulaması yayında
Ücretsiz

Liyakat İle İlgili Sözler

Sayfa İçeriği: Liyakat İle İlgili Sözler, Atatürkün Liyakat İle İlgili Sözleri, Liyakat Sözleri, Liyakat İle İlgili Sözler 2019, Liyakat ve Sadakat Sözleri, Liyakat İle İlgili Anlamlı Sözler, Liyakat Sözleri Kısa

Sizler için sitemizin bu sayfasının altında Liyakat İle İlgili Sözleri derledik. Sizler için hazır etmiş olduğumuz Liyakat Sözleri arasından beğendikleriniz sosyal medya hesaplarınızdan paylaşabilirsiniz.

Liyakat İle İlgili Sözler

Editör Seçimi: Bütün cihanı araştırdım, güzel ahlaktan daha üstün bir liyakat bulamadım. (Mevlana)


 Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? (Truman)


Ne mutlu o insana ki, kendi liyakatinden bahsetmeyecek kadar mağrurdur!


Liyakatli kimselerin hükmettiği yerde, herkes seve seve itaat eder. Latin Atasözü


Eşeği mektep müdürü yapan, dershanelerin ahıra döndüğünden şikayet etmemelidir. 


Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? Truman


Her kim, allah’ın razı olacağı daha liyakatli birisi varken, adam kayırmak maksadıyla kendi müslümanların işini deruhte ederse onların üzerine gösteriş için birini seçer, resmi görev verirse, allah’ın laneti onun üzerindedir. Allah, onu cehenneme sokuluncaya kadar, ne farz, ne nafile hiçbir ibadetini kabul etmez. Hz. Muhammed.


Yeryüzünde gün ışığına layık olmayan nice insanlar vardır; Ama güneş her gün yeniden doğar. L. Annaeus Seneca


“Hakikat; ne parayla satın alınabilecek, ne de liyakat olmadan aktarılabilecek bir şeydir. İnsanın gözlerinden ‘samimiyet’ ışıyana dek, ‘aradığı’ yanı başında dahi olsa, ona ulaşamaz ve Hakikat ona kendini açmaz. Bu bakış açığa çıkmadan insan dünyayı dolaşsa ve tüm kazancını bu yolda harcasa dahi, O’nu bulamaz. Çünkü mesele dışarıda değil, bizzat kendi gözlerinin ardındakindedir. Arayışında samimi olana ve emek verene ise ‘o el’ nerede olursa olsun, ulaşır. Çünkü bu yol fiziksel mesafelerle değil; içsel yakınlık, samimiyet ve emekle ilgilidir.”


Liyakat bilgelikten, bilgelik dinlemekten geçer. (Beyazıt Akman)


Bir kunduracının elinde kuyumcunun aleti, kuma ekilmiş dane gibidir. (Mevlana)


İş, ehli olmayan kişilere verilince kıyameti bekle, kıyametin kopması pek yakındır. (Buhârî)


Kunduracının önünde çiftçinin aleti, köpeğin önünde saman, eşeğin önünde kemik, bir şey ifade etmez. (Mevlana)


Yeryüzünde gün ışığına layık olmayan nice insanlar vardır; ama güneş her gün yeniden doğar.


İktidar, iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.


At binenin, kılıç kuşananın:Her şey, onu gereği gibi kullanmasını bilene yakışır.


Yeryüzünde gün ışığına layık olmayan nice insanlar vardır; ama güneş her gün yeniden doğar. Seneca


Bir insan, hiçten kimseler arasında düdüğünü öttürmek istedi mi, o devir çökmeye yüz tutmuş demektir. Francis Bacon


Kunduracının önünde çiftçinin aleti, köpeğin önünde saman, eşeğin önünde kemik, bir şey ifade etmez. Mevlana


Kurbağayı koltuğa oturtsan,o yine çamura atlar.


Her kim, Allah'ın razı olacağı daha liyakatli birisi varken, adam kayırmak maksadıyla kendi Müslümanların işini deruhte ederse onların üzerine gösteriş için birini seçer, resmi görev verirse, Allah'ın laneti onun üzerindedir. Allah, onu cehenneme sokuluncaya kadar, ne farz, ne nafile hiçbir ibadetini kabul etmez.


Liyakat olmadan kazanılan, müstahak olmadan kaybedilir. 


Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar verme yetkisi zayıflarda olursa işler bozulur. Hz. Ebubekir


Ne mutlu o insana ki, kendi liyakatinden bahsetmeyecek kadar mağrurdur! Montesquieu


Kunduracının önünde çiftçinin aleti, köpeğin önünde saman, eşeğin önünde kemik, bir şey ifade etmez. Mevlana


Bize ait olmayan görevlere layık görünmek, gördüğümüz işlere layık olmaktan daha kolaydır. La rochefoucauld.


Kunduracının önünde çiftçinin aleti, köpeğin önünde saman, eşeğin önünde kemik, bir şey ifade etmez. Mevlana.


Eşeği mektep müdürü yapan, dershanelerin ahıra döndüğünden şikayet etmemelidir. Cenap Şehabettin


Vefa ve liyakat derdi olmayan bir adama gösterilen alaka; teşekkür bilmez bir nanköre verilen hediye; öğüt ve eğitim kabul etmez bir kütüğe verilen eğitim; sır tutmaz bir boşboğaza emanet edilen sır gibi zayi olmuş hiçbir şey olamaz dünyada!


En doğrusu, gelin birbirimize hakkı tavsiye, sabrı tavsiye edelim demektir; ama kimin tavsiye etmeye ve tavsiye olunmaya liyakat kesbettiğini düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Içinde yaşadığımız medeniyetin iliklerine kadar işlemiş olan riyanın hepimizi ne ölçüde etkilediğini bir bileydik ne iyi olurdu!


İslam dünyası liyakat yerine eski hatıralara,aksiyon yerine de nüfus kağıdına dedesinden miras olarak vurulmuş damgaya sığınmaktadır. (Yaşar Nuri Öztürk)


En önemsizlerinden en vahim olanlarına varıncaya kadar tüm yolsuzluklar, tüm aşırı durum ve davranışlar, liyakat kazanılmamış bir haktan ya da gayri meşru bir özgürlükten kaynaklanmıştır. (Said Halim Paşa)


Her kim, Allah’ın razı olacağı daha liyakatli birisi varken, adam kayırmak maksadıyla kendi Müslümanların işini deruhte ederse onların üzerine gösteriş için birini seçer, resmi görev verirse, Allah’ın laneti onun üzerindedir. Allah, onu cehenneme sokuluncaya kadar, ne farz, ne nafile hiçbir ibadetini kabul etmez. (Hz.Muhammed)


Bir insan, hiçten kimseler arasında düdüğünü öttürmek istedi mi, o devir çökmeye yüz tutmuş demektir.


Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı?


Liyakatli kimselerin hükmettiği yerde, herkes seve seve itaat eder


Kaptanı usta olmayan gemiye, her rüzgar kötüdür. George Herbert


Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? Truman


Liyakat...dünyadaki tek asâlet.


Kütüphane, bütün çağların, bütün ülkelerin ölümsüzleri ile dolu. Bu ulular bezmine kabul edilmenin tek şartı, liyakat. Mabede bayağılar giremez. Diriler naziktir, ölümsüzler titiz. Gerçekten severseniz konuşurlar sizinle. Bir kitabı okurken “ne güzel kitap” deriz, “yazar da tıpkı benim gibi düşünmüş”. Yanlış, şöyle dememiz gerekirdi: “bunu daha önce hiç düşünmemiştim ama, galiba doğru.” Yahut, “belki şimdi anlayamıyorum, birkaç gün sonra anlarım.” Önce teslimiyet, anlamak cehdi. Sonra hüküm. Yazarın gerçekten değeri varsa, düşüncesini, bir hamlede kavrayamazsınız. Söylemek istediklerini bütünü ile söyleyemez yazar, söylemek de istemez. Gizler, istiarelere başvurur.


“Bir kimse ilim sâhibi olur, âlim deriz; beldeler keşfeder kâşif deriz; fen hârikaları îcat eder, mûcit deriz; sanat hassâsiyetini dile getirir sanatkâr deriz, deriz, deriz... Fakat kolay kolay insan diyemeyiz. Zîra insanlık sıfatına liyâkat kazanmak için hayvanlık duygularını dizginlemiş olmak lâzımdır.”


At binenin, kılıç kuşananın:Her şey, onu gereği gibi kullanmasını bilene yakışır. Atasözü


... gaflet perdesi kalkabilir, sadece biraz gayret, biraz liyakat, biraz da nasib lâzım. Gayret yoksa, kapılar açılmaz; hem de kimseye açılmaz.


Öyle anlaşılıyor ki bizim eğitimcilerimizin de eğitilmemişlerden pek büyük bir farkı yok. Bu acı halin sebeplerinden biri, maalesef Milli Eğitim Bakanlığı gibi yerlere tayin standardımızın liyakat ve ehliyet değil de "bizimkiler"den olması ve "alnının secde görmesi"dir.


Sen de Yorum Yap veya Sözünü Yaz